İzmir Mahkemesi Duruşmasında Tutuklu Sanığın Salonda Avukatları Hazır Bulundu
İzmir 32. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanık Serkan Elçetin, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla bağlandı, avukatlar salonda hazır bulundu. Anne Mine Durak, bir önceki duruşmada savunması alındığı için duruşmaya katılmadı.
Hakim, her 2 sanık hakkında açılan “müstehcen yayınlar” ile “çocukların fuhşa teşvik ve aracılık” dosyalarının birleştirildiğini söyledi.
Savunması alınmak istenen Serkan Elçetin, tansiyonunun çok yüksek olduğunu ve ilaç alarak duruşmaya bağlanabildiğini belirterek yazılı savunma yapmak istediğini kaydetti.
“VERECEĞİNİZ CEZADAN KORKMUYORUM”
Hakimin suçlamaya ilişkin sorusu üzerine Elçetin, “Benim cezam 2073’te bitiyor. Sizin vereceğiniz cezadan korkum yok. Ancak üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Çocuğun fuhşa teşvikini yapmadım. Suçlamaları kabul etmiyorum.” dedi.
10 YIL HAPİS İSTEMİ
Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanıkların Eymen Durak’a karşı cinsel istismarda bulunduğu anlara ilişkin görüntü aldıklarını ve sanık Serkan Elçetin’in telefonunda tespit edilen müstehcen yayınlarda çocukları kullanma suçunu işlediklerini belirterek, 10 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti.
İddia makamı ayrıca, çocuğu fuhşa teşvik, fuhuş yaptırma veya aracılık etme suçundan yeterli delil bulunmadığını belirterek 2 sanığın da bu suçtan beraatini istedi.
Hakim, avukatların mütalaaya ilişkin savunma yapmaları için duruşmayı erteledi.
NE OLDU?
Eskişehir’de yaşayan Z.Ç, yeğeni Mine Durak ile sevgilisi Serkan Elçetin’in 5 yaşındaki Eymen Durak’a şiddet uyguladıklarını, cinsel yönden çocuğu istismar ettiklerini, çocuğun video görüntülerinde ve görüntülü konuşmalarda vücudunda darp izleri gördüğünü ve sağlığından endişe duyduğunu belirterek polise başvurmuş, şüpheliler İzmir’de gözaltına alınmıştı.
Durak ve Elçetin’in itirafının ardından 1 Eylül 2019’da ormanlık alanda çocuğun toprağa gömülü cesedi bulunmuştu.
Konuya ilişkin hukuksal süreç sonunda İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesi, Mine Durak ve Serkan Elçetin’e ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet ve 37 yıl hapis cezası vermiş, istinafta hukuka uygun bulunan bu karar Yargıtay tarafından da onanmıştı.
Dava sürecinde Serkan Elçetin’in telefonundan elde edilen verilerde 2 sanığın da maktule yönelik “cinsel istismar” suçunu işlediğini gösteren videoların tespit edilmesi üzerine cumhuriyet savcısı tarafından ayrı bir iddianame hazırlanmış ve “müstehcen yayınların üretiminde çocukları kullanmak” suçunu işledikleri gerekçesiyle sanıklar hakkında ayrı ayrı 10 yıla kadar hapis talebiyle dava açılmıştı.